Yeni yıl yaklaşırken, hala nasıl 2023 senesine ulaştığımızı anlamasam da, geçmiş senenin iyi giden yönlerini ve geliştirilebilecek taraflarını yazarak bakmak benim içime iyi geliyor. Hatta bu çalışmayı kendi zihinsel paternlerimi yakaladığım bir keşif alanı gibi görüyorum.
Örneğin 2021’in sene sonu yaklaşırken iç sesimin ‘Kitap okuma alışkanlığını iyice kaybettin Seda. Bak eskiden nasıl çok okurdun, şimdi o kadar okumuyorsun’ diye beni içerden azarladığını duymaya başlamıştım. İçimde kendini savunan ses ise ‘Hayır hayır okuyorsun, dijital kitap da okudun, makale de okudun, hatta sesli kitap da dinledin’ dese de ilk ses çok otoriterdi. Sonunda ikinci ses usulca dedi ki ‘İspatlayabilirim’. Sonra oturdum kitaplığımın karşısına ve o sene okuduklarımın isimlerini listelemeye başladım. Sonra açtım Ipad’de kitaplığı, oradakileri listeye eklemeye devam ettim.
Sonunda elimde 12 fiziksel kitap, 8 dijital kitap ve 5 sesli kitaptan oluşan bir liste vardı. Toplamda 25 kitap demekti. Demek ki yaklaşık olarak 2 haftada 1 kitap okumuştum veya dinlemiştim. İçimdeki otoriter sesin cümlesine döndüm: ’Okuma alışkanlığını iyice kaybettin Seda’. Oradaki kritik kelimenin ‘iyice’ olduğunu gördüm. Ne demekti ki bu şimdi? Beni neden bu kadar rahatsız etmişti? Bir çarpıtma vardı demek ki. Kitap okumak eskiden elime fiziksel olarak kitap aldığım bir alışkanlıktı ve evet o azalmıştı. Ama hala başka formlarda birçok kitap bitiriyordum. Otoriter sesim yeni dünyanın insanı olmak için çabalarken beni çarpıtmalarıyla, genellemeleriyle yargılıyordu demek ki. Onun dönüşmesi için bu farkındalık çok iyi geldi o dönem. O sesin tatmin olması için fiziksel kitap okuma alışkanlığımı ritmik hale getirmek iyi fikirdi.
James Clear’dan ‘Atomik Alışkanlıklar’ okuduğum kitaplardan biriydi ve oradaki tekniği bu alışkanlığı oluşturmak için kullanmaya karar verdim. Her ay okuduğum kitapların listesini düzenli tutmaya karar verdim öncelikle. Sevdiğim başka bir alışkanlıkla yani sabah içtiğim kahve ile birleştirmek istedim. Hedef olarak her gün 30 sayfa belirledim. Kitaplarım zaten hep göz önünde durdukları için işim bir nebze kolaydı. Sonra kitaplarımdan alıntılar yazdığı defterimi de yanına koydum. Sonra sene devam ederken yaşamda başka tecrübeler, yollar, eğitimler çıktı bu sene karşıma. Her zaman bu alışkanlığım devam etmedi çünkü çok seyahat ettim ve çok mutluyum, heybem sayısız deneyimle doldu, doluyor. Kitaplar da benle seyahat ediyorlar hala.
Sonuç fena değil ama fark ettiğim en önemli şey artık hayatımda dijital kitap sayısı artmaya başladı ve sabahları fiziksel yerine dijital kitapları elime alınca da içim bunu kabul ediyor. Otoriter sesim kendiliğinden kabuk değiştirmeye başladı çünkü seyahat etmezken bir rutin oluşturmak istediğimde artık bana neyin iyi geldiğini ve modern zamanlara ayak uydurabileceğimi biliyorum.
Senle de bir hediye paylaşmak istedim bu vesileyle; ‘Atomik Alışkanlıklar’ kitabının 2 sayfada özeti. Belki sen de yeni yıl gelirken bir şeyleri alışkanlık edinmek istiyorsundur ama bir türlü olmuyordur. Herkesin yolu biricik; bana kahve eşleşmesi iyi gelir, sana uyku öncesi mesela. Spora başlamak istiyorsundur diyelim ki; kimisi için sabah ideal zamandır kimisi için de akşam. Kimisi için 10 dk ile başlamak uygundur, kimisi için yarım saat. Önemli olan sana uygun ve sürdürülebilir olanı bulmak. Çünkü günün sonunda hepimiz alışkanlıklarımızdan ibaretiz.
Kitap özetinin linki:
İyi seneler dilerim, sevgiler.
Seda
Comments